Bazı insanlar siyasete bir şeyler ‘vermek’ için girerler. Zaman verirler, bilgi verirler, emek verirler, para verirler.
İdealist bir düşünceyle, yaşadığı topluma ve ülkeye hizmet etmek düşüncesiyle, dünya görüşüne yakın bulduğu siyasi parti aracılığıyla.
Kişisel bir çıkar beklemeksizin…
Bazı insanlar ise siyasete bir şeyler ‘almak’ için girerler.
Evet, belki zaman verirler, emek verirler, para verirler ama tüm bunları daha çok kazanmak için verirler!
Daha çok çevre, daha çok ticaret, daha çok mevki-makam, daha fazla güç için.
Beşikten mezara kadar her şey siyasetle dönüyor artık. ‘Torpilin varsa…’ diye başlayan bir cümle, her şeyi açıklamaya yeter sanırım.
Kısaca söylemek gerekirse, günümüzde siyaset en geçerli meslek!
Eğitime gerek yok.
Diplomaya gerek yok.
Herhangi bir belgeye gerek yok.
Sermayeye de gerek yok.
Çoğu zaman sadece konuşmak yetiyor!
…
Nerede siyaset yapacakları ise genellikle yetiştiği aile ve çevreye uygun olarak kafasında yer eden siyasi düşünceye yakın olan siyasi partiler oluyor.
Ama bazıları için o bile gerekmiyor.
Nerede ‘ışık’ görürse, soluğu orada alıyor. Ve çoğu, partisine ve ülkesine hizmet etmek için siyasete atıldığını söylüyor.
Siyasette olması gereken kurumsallık, nitelikli, yetenekli ve çalışkan kişileri daha fazla verimli olmak için daha fazla yetki vermek adına bir yerlere çıkarabilse ve siyasette liyakat adaletli bir çizgide yürüse hiç sorun olmayacak.
Oysa memlekette birileri bir yerlere önerilmiyor. Tam tersi, herkes her yere aday oluyor! Ben buna siyasette ‘maymun sendromu’ diyorum!
Her seçimde, herkesin, her yere aday adayı olması işte bu maymun sendromunun bir sonucu. Herkes kendisini dev aynasında görüyor. Çevresindeki dalkavukların yalanlarına önce kendileri inanıyor sonra başkalarını inandırmaya çalışıyorlar.
Herkesin bildiği ama dürüstlük yapıp kabullenmediği bir gerçek var. Çoğu kişinin partiyi düşündüğü falan yok, herkes kendi siyasi geleceğini ve çıkarını düşünüyor!
Sadece siyasetçiler değil elbette, siyasetçilerden yararlanmak isteyenler de öyle!
7 Haziran seçimleri yaklaştıkça siyaset aktörlerinin çıkar savaşlarına yakından tanık oluyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Gebze belediyesi meclis görüşmelerindeki samimiyetsizlik de, siyaset kurumundan herkesin istediği şeyi aldığı bir tiyatro görünümündeydi. Bizim alkışlamadan izlediğimiz, vatandaşın görmeden alkışladığı..!