Serdar Dikkatli yönetimindeki BİLKAR, hem Gebze’deki kültür sanat hayatına çok büyük katkı sağlıyor hem de ülkemizin gündemindeki önemli konuları sanat yoluyla insanların içine işliyor.
BİLKAR Tiyatro Topluluğu’nun önceki akşam sergilemiş olduğu Kadın İnsan tiyatro oyunu gerçekten de tek kelimeyle muhteşemdi.
Yönetmen Abbas Kırçıl’ı, yazı kadrosundan Halil Yeni’yi ve özellikle de oyuncular Derya Ağdaş, Emek Nalbant ve Hülya Meletli’yi gönülden kutluyorum.
Kadına şiddet gerçekten de ülkemizdeki en önemli toplumsal sorunlardan bir tanesi.
Çocuk gelinler, çocuk istismarları, tecavüzler, şiddetin her türlüsü, sosyal ve kültürel yozlaşma, toplumsal ve siyasal kokuşmuşluk almış başını gidiyor.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da 18 yaşın altındaki kız çocukları 50’li ve 60’lı yaşlardaki erkeklere para karşılığı satılık mal gibi gelin ediliyor. Araştırmalara göre, Türkiye’de her üç kadından biri ‘çocuk gelin’ Bu konuda ülkemiz geri kalmış Afrika ülkeleriyle yarışıyor!
Şiddet ise ülke gündeminden hiç inmiyor. Özellikle de kadına ve çocuklara yönelik şiddet.
Son 7 yılda, aile içi şiddet sonucu öldürülen kadın sayısında yüzde 1400 artış olmuş. 478 kadın tecavüze uğramış, 722 kadın taciz edilmiş, 6423 kadın şiddete maruz kalarak hastanelik olmuş.
Son beş yılda, tecavüz ve taciz gibi cinsel saldırı suçlarında yüzde 30 artış meydana gelmiş. 100 binin üzerinde kadın cinsel saldırı sonucunda mağdur olmuş.
Ocak 2009’da yayımlanan Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Raporuna göre; evli kadınların yüzde 15’i eşinin cinsel şiddetine maruz kalmış.
Yine son bir yıl içinde erkekler 141 kadına, 8 çocuğa (çocuklardan 2’si hamile kalmıştır) tecavüz etmiş, 133 kadını taciz etmiş, 77 çocuk istismarda bulunmuş.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün resmi kayıtlarına göre, Şubat 2010-Ağustos 2011 arasındaki 19 ayda 78 bin 488 aile içi şiddet vakası yaşanmış. Ülkemizde ki tüm cinayet, şiddet, taciz, tecavüz olayları en fazla Marmara bölgesinde ve büyük kentlerde görülmüş.
Ülkemizde eğer, tecavüz edilen kadın tecavüzcüsü ile evlendirilirse, tecavüzcünün ceza almaması gündeme gelebiliyorsa, kadınlara yapılan haksızlığın boyutunu daha nasıl hesaplayabiliriz ki!