‘Demokrasi’yi aşıp, ‘ileri demokrasi’ye geçiş yapan (!) AKP’nin ilçe kongrelerinde kendi partililerine yaşattıklarına ne denir henüz tanımını bulabilmiş değilim.
AKP’nin ilçe kongrelerinden bahsediyorum elbette.
Tüm Türkiye genelinde, il ve ilçe kongrelerinde ‘tek liste’ kararı alan AKP, kendi içindeki o muhteşem demokrasiyi ‘buna uyacaksınız’ diretmesiyle ne de güzel pembe masallara benzetmeyi amaçlamıştı.
Ama tek liste uygulamasının yarattığı rahatsızlık tabandan tavana doğru yayılınca, demokrasi ne hikmetse oligarşiye dönüşüverdi!
Yukarıdan birileri tarafından belirlenen isimler ‘tek liste’ uygulamasıyla atama yoluyla başa getirilmek istenirken ve bu tuhaf demokrasiye çoğu il ve ilçe harfiyen uyarak ne kadar ‘demokrat’ olduklarını (!) gösterirlerken bazı il ve ilçelerde ise bu dayatmaya karşı duranlar da oldu.
Geçtiğimiz günlerde AKP Kartepe ilçe başkanlığına aday olmaya karar veren Hatice Bilecen’in başına neler geldiğini basından takip etmişsinizdir.
Kongrede il başkanı Mahmut Civelek’in resmen hedef gösterdiği Hatice Bilecen’e büyük baskılar uygulandı. Tehdit edildiğini bile söyledi.
Kongrede de yönetime yazdığı isimlere, listeden çekilmeleri için baskı uygulandı. Bazıları üst yöneticilerin baskılarına boyun eğdi, bazıları eğmedi.
Sonuçta Hatice Bilecen’in adaylığı kabul bile edilmedi!
Ne güzel memleket, ne güzel demokrasi!
…
Bunlar elbette bize yabancı değildi. Yıllar önce Gebzeli bir kardeşimiz de bunları çok yaşamıştı. Sultan Öztürk’ü hepiniz hatırlarsınız. Hem Gebze’de hem de Kocaeli’de aday olmaya karar vermiş ancak il başkanı Mahmut Civelek o kongrelerde de aynı şekilde Sultan Öztürk’ü hedef göstermiş, listesine baskı uygulanmış ve sonuçta Öztürk’ün adaylığı bile kabul edilmemişti.
Yıllar geçiyor, isimler değişiyor ancak AKP’nin demokrasi yöntemi bir türlü değişmiyor!
Önümüzdeki günlerde AKP Gebze ilçe kongresi olacak. Bir bayan adayın da başkanlık için adı geçiyor. Eğer aday olmaya karar verirse, benzer durumlar yaşanacak.
İleri demokrasi yalanlarıyla insanları kandıranların önce demokrasiye saygı duyması gerekmez mi?