1 Eylül Dünya Barış Günü kapıda.
Kazım Koyuncu’nun sözü geldi aklıma. Savaşın kötülüğünü anlamak için, savaşmak zorunda değiliz.
Emperyalist güçler Suriye’ye askeri müdahalede bulunmak için düğmeye her an basmak üzereler.
Kan ile çizilen Ortadoğu haritasında, Suriye için de bahaneler oluşturuldu ve eli kanlı emperyalist canavarlar, Suriye’ye de barış ve özgürlük getirmek için (!) son hazırlıklarını yapıyorlar!
Dünyanın en fazla silah satışı yapan ülkeleri, aynı zamanda dünyaya barış, demokrasi ve özgürlük götürdüklerini söyleyen ülkeler!
Ve o kan emici vampirlerin emirlerine itaat eden zavallı ülkeler!
Daha dün Afganistan’da, Libya’da ve Irak’ta olanları görmezden gelenler, bugün Suriye’de olacakları bilmiyorlar mı?
ABD’nin silah satışlarının üç katına ulaştığı söyleniyor. Silah ve savaş ekonomisiyle kendi ekonomisini döndüren ABD, dünyanın her yerinde karışıklıklar ve savaşlar çıkarmaya devam ederken, son projesinin Ortadoğu olduğunu bilmeyen var mı?
Amerika ve İsrailin Ortadoğuda kan dökmesine neden olan Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş başkanı olan başbakan Recep Tayyip Erdoğan da ne yazık ki gerçekleri gördüğü ve bildiği halde Türkiye’yi karanlık bir geleceğe doğru sürüklüyor.
Daha kötüsü ise, halen daha bu politikaları destekleyenlerin olmasıdır. Sözüm ona Müslümanlığı hiç kimseye bırakmayanlar, nasıl oluyor da Müslüman ülkelerin katledilmesine seyirci kalıyor ve onay veriyorlar acaba?
Nasıl oluyor da Amerika’yı kurtarıcı olarak görebiliyorlar?
Eğer AKP değil de, başka bir parti yapsaydı acaba bugün meydanlarda Cuma namazı çıkışlarında ‘savaşa hayır’ mitingleri düzenleniyor olmayacak mıydı?
Nerede Müslümanların katledilecek olmasından rahatsız duyacak Müslümanlar?
Oysa toplum savaş istemiyor.
Savaşı kim ister ki!
Kan emici emperyalist ülkeler daha çok silah satsın diye masum insanların ölmesini kim isteyebilir?
Çocukların ölmesinin ve sakat kalmasının, anasız-babasız büyümesinin kime ne faydası olabilir!
AKP hükümeti, tarihe karşı büyük bir vebal ve sorumluluk altındadır. Başta başbakan olmak üzere tüm hükümet üyeleri aklını başına almalıdır!
Amerika ve İsrail’in bu vahşi projesi yüzünden bütün komşularımızla düşman haline getirildik.
Özellikle Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren Amerika’nın direktifleriyle Müslüman ülkelerde kan dökülmesine ve bölünmelerine neredeyse yardımcı ülke olarak rol üstlendik.
AKP’ye Müslüman ve muhafazakar olduğu gerekçesiyle oy verenlerin halen daha bunu görememesi gerçekten çok büyük bir trajedidir.
Ortadoğu ve Türkiye’nin yer altı zenginliklerine sahip olmak için her türlü kanlı projeleri gerçekleştiren Amerika, komşu ülkelerimizde savaşlar çıkarıyor diğer yandan da iç barışımızı yok edecek terörü besliyor.
AKP’ye oy verenler acaba Müslüman Suriye ile aramızın bozulmasını ve bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorlar?
Türkiye’deki camilerde de, Suriye’deki camilerde de aynı namazı kılan insanlar, aynı duaları edip birbirlerine düşman olacaklar.
Jean Paul Sartre, “Savaşı zenginler çıkarır, fakirler ölür’ demiş. İnsanlığın kanlı tarihi ne yazık ki böyle yazılmış, gerisi hikaye!