İtalya’dan mimarlık ödülü alan, hobisi uçak pilotluğu olan genç bir Mimar Alim Baş’a siyaset ve Çayırova ile ilgili sorular yönelttik.
- Uzun süredir Çayırova siyasetinde sakin bir güç olarak siyasette iddianızı ortaya koyuyorsunuz ama dikkatimizi çeken gerek Milletvekilliği aday adaylığınızda gerekse 2019 Yerel seçimlerindeki belediye başkanlığı aday adaylığınızda partinizin sizi aday göstermemesine tepki vermediniz. Bu süreç sizin motivasyonunuzu bozmadı mı? 31 Mart 2024 Yerel seçimlerinde yine aday adayısınız. Bu defa umutlu musunuz?
Alim Baş: Şimdi bu oldukça uzun soruya kısa bir cevap versem emeğe saygısızlık olur mu? Ama cevabım “evet, umutluyum” Sonuçta 15 yaşımdan beri Ak Parti’de, her kademede görev yapmaya çalıştım ve her zaman okul olarak gördüğüm partimin yöneticilerinin öğrettiği bir ahlakı sergileyebildiğimi düşünüyorum. Evet her zaman göreve hazırız. Ama görev verilmediğinde sabretmek de bazen görevi yapmaktan daha önemli bir görevdir. Dolayısıyla her şeyin vakti vardır diyen inançlı insanlarız. Ama nasipse bu defa partimin, yöneticilerimin bu görevi tevdi edeceğini düşünüyorum.
- Gerek Ak Parti’de gerekse diğer partilerde belediye başkanlığı için çok sayıda aday adayının ismi geçiyor. 200 bin nüfusu bile olmayan küçük bir ilçede bu aday adayı sayısının çokluğunu neye bağlıyorsunuz?
Alim Baş: İnsanlar görevleri seçtiklerinde genellikle mekanı analiz etmeyi fazla önemsemiyor diye düşünüyorum. Dediğiniz gibi küçük bir ilçeyiz. Bu da çoğu kişiye seçilebileceğine dair ümit veriyor. Ama Çayırova’da bence kazın ayağı öyle değil. Çünkü Çayırova yerinde durmayan, her gün nüfusu neredeyse ülkemizin tim şehirlerinden gelen göçlerle artan bir ilçe. Üstelik bu nüfus kendi içinde farklılıklara sahip. Dinamik bir nüfus. Talepleri farklı farklı. Çayırova’da yaşamayı seçen insanların taleplerini iyice bilmeden onlara hizmet sunmak, belediyeyi yönetmeye talip olmak, sonunda insanı mahcup edebilir. O yüzden iyi yapılmış analizlerle bu kararı vermek lazım.
- Sonuçta siz de belediye başkanlığına adaylığınızı koyarken bahsettiğiniz analizleri yapmışsınızdır. Nasıl bir yol izlediniz aday adaylığı kararınızı verirken?
Alim Baş: Tabi ki ilk çemberde yakınlarınız, aileniz, arkadaşlarınız, meslektaşlarınız ve sivil toplumun görüşleri etkili oluyor. Sizi en yakından tanıyan insanların sizin aday adayı olmanızı istemesi lazım. Bu konuda yakın çevremin çok şükür hem telkinleri hem de destekleri büyük oldu. Tabi ikinci sırada sizi siyasetten tanıyan özellikle gençlerin ve yetişmenizde emeği olan büyüklerinizin görüşleri bulunuyor. Sadece “haydi aday ol” demeleri yetmiyor. Onların beklentilerinin neler olduğunu iyi belirlemeniz ve sürece onları dahil etmeniz lazım. Ama en önemlisi Çayırova’nın tam olarak beklentilerini belirlemeniz lazım. Bunun bilimsel yolu uzmanlarla çalışmak, araştırmalar yapmak, halkın nabzını ölçmek olmalı. Bunu da ciddi şekilde yaptığımıza inanıyorum. Yoksa projelerinizi neye göre belirleyip, neye göre halkın karşısına çıkacaksınız? Bakın aklıma ne geldi, bir de beni deneyin diyemezsiniz.
- Partiniz neden sizi aday göstersin?
Alim Baş: Çok yerinde bir soru. Ama bence cevabı içinde bir soru. Bakın bir partiden bahsederken bu parti insan yetiştirebilmiş mi, ona da bakılır. Ben başka partilerin aday bulabilmek için kapı kapı gezdiklerini biliyorum. Ama Ak Parti’de her zaman aday adayı çıkar çünkü bahsettiğiniz insanlar bu teşkilatın yetiştirdiği insanlar. Ben de öyleyim ve meseleyi bayrak yarışı olarak görüyorum.
- Seçim çalışmaları için oldukça hacimli bir dosya hazırlamışsınız ve burada çok kapsamlı araştırmalar var. Çayırova’nın sorunlarına çözüm olabileceğini söylediğiniz projeleriniz var. Bunlardan bahseder misiniz? Bu projeleri aday ve arkasından başkan olursanız gerçekleştirebilecek misiniz?
Alim Baş:Bu projeler bahsettiğiniz gibi ciddi araştırma ve saptamalar dayanıyor. Yani sırf proje sunalım diye hazırlanmadı. Hepsi Çayırova ile ciddi mantıksal bağa sahip. İlk projemiz aslında nasıl başlayacağımızı anlatıyor. ÇEKAP kısaltması ile anlattığımız proje her şeyi masaya koymayı ve tüm belediye hizmetlerini elden geçirmeyi amaçlıyor. Yani önce Çayırova’ya çekap yapacağız. Yapacağız ki örneğin bir başka projemiz olan ÇAYES, Çayırova Esnaf İşletmeleri Gelişim Projemizin ayakları yere bassın. Böylece esnafımızın ilçe ekonomisindeki etkinliği artsın. Daha fazla istihdam sağlayabilsin. Daha fazla katma değer üretip, ekonomik ve kaliteli hizmet sunabilsin. Her projede bu bilimsel yaklaşımı sergileyeceğiz.
- Sizce Çayırova seçmeni size oy verecek mi?
Alim Baş Bir mimar olarak iki mesleki kavramı hayat akışımda da kullanmayı çok severim. Birincisi statik denge. Yani olmayacak formüllerin, hesapların peşinde koşmam. Bu ilçenin neye ihtiyacı var? Daha iyisine. Daha iyisini sunabiliyorsanız seçmen tabi ki destek verecektir. Olmayacak, yapılamayacak şeyin peşinden koşmam. Çünkü zaten olmaz. Bir de seçmen çoğu kişinin sandığından daha akıllı, zekidir. Siz olmayacak şeyi vaat etseniz anlar. İkinci kavram ise estetiktir. Siyaseti estetik, güzel, saygın şekilde yaparsanız seçmen tabi ki sizi fark edecektir. Sonuçta herkes akşam evine huzurlu gitmek istiyor. Giderken karşılaşacağı her kusurlu hizmet onu huzursuz edecektir. Ama estetik sunan her hizmet evini, ailesini de şenlendirecektir. Bunu yapabilirseniz parti ayrımı olmadan her Çayırovalı’nın desteğini alabilirsiniz. Benim siyaset anlayışım budur.
- Çayırova’da Ak Parti’nin durumunu nasıl görüyorsunuz?
Alim Baş:Belediyecilik siyasi bir tarafı var gibi görünen bir uğraştır ama aslında siyaset üstüdür. Yani siz iyi belediyecilikle bir ulaşım, altyapı, temizlik, mimari hizmet sağlarsanız bundan her siyasi görüşten insan yararlanır. Bu anlayışla yola çıktığınızda ekol olursunuz. Nitekim Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanı olarak anlayışı buydu. Biz buna Ak Belediyecilik diyoruz. Bugün her kentimizde ilçemizde Ak Belediyecilik hizmetlerinden tüm insanlarımız yararlanıyor. Asıl konu, Ak Belediyeciliğin rakibinin olmaması. Öyle bir noktadayız ki Ak Belediyeciliğin rakibi, daha iyisi nasıl olur diye kafa yoran belediyecilik yine Ak Belediyecilik. Bugün benim yapmaya çalıştığım da bu. Bir bayrak yarışında bayrağı devralmak. Çayırova’da iyinin daha iyisi nasıl oluru hemşerilerime gösterebilmek.
- Alim Baş kimdir? Bu İtalya’dan mimarlık ödülü almış bir Çayırova gencini tanıyalım. Tabi uçak pilotluğu hobinizi de merak e diyoruz.
Alim Baş Evet İtalya’da genç mimarların davet edildiği bir mimarlık yarışmasında ödül aldım ve Çayırova’nın adını bu alanda duyurmanın, gençlere örnek olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Ama yetiştirilme biçimimden olacak bu konudan pek bahsetmedim, ayıp karşılanır diye. Ama şunu söyleyeyim mimarlığı çok seviyorum ve mümkün mertebe ülkemizdeki ve dünyadaki mimariyle, şehircilikle ilgili hiçbir mesleki, bilimsel etkinliği kaçırmamaya çalışıyorum. Havacılık, pilotluk konusuna gelince… Şimdi ben hep ayakları yere basmaktan bahsettim ki günlük hayatımda da bu cümleyi çok sık kullanırım. Ama bazen ayakların yerden kesilmesi de lazım. Yani zamane insanıyız. Biraz çılgın olmalıyız. Cesur olmalıyız. Gençlere yeni hobileri, meslekleri tanıtmada cesaret vermeliyiz.
- Samimi cevaplarınız için teşekkür ederim. Yerel seçimde Çayırova halkına, okurlarımıza mesajınız nedir?
Alim Baş: Türkiye, 100 yılını tamamlamış bir cumhuriyet ve binlerce yılı geride bırakmış bir medeniyete sahip. Türkiye Yüzyılı dediğimiz bir çağı kucaklıyoruz. Çayırova’nın bu hıza, tempoya ayak uydurması lazım. Kapasitesini geliştirmesi lazım. Gençlerin, kadınların, girişimcilerin, esnafın, engellilerin, emeklilerin daha iyi durumda olduğu bir ilçe hedefine koşması lazım. Bunu sağlayabilecek gençleri var. Ben bu gençliği temsil ediyorum. Birlikte başaracağımız ve birlikte mutlu şekilde yaşayacağımız bir Çayırova arzuluyorum. Tüm okurlarınıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
