Tabelada Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesi yazıyor.
Oysa fiiliyatta ne eğitim var ne de araştırma!
Nasıl olsun ki?
3,5 aydır hastanenin başhekimi bile yok!
Hastaneye başhekim bile atanamayınca işleyişlerde de büyük sorunlar yaşanıyor. Vatandaşların şikayetleri de peş peşe geliyor. Bir kurumun başındaki bu görev karmaşası elbette sağlık çalışanlarına da yansıyor, diğer çalışanlara da.
Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile ilgili sorunlar aylardır gündem olmaya devam ediyor.
Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler bugünkü meclis toplantısında bir başka yönüne dikkat çekti.
Özellikle eğitim ve araştırma hastanesi ünvanının fiiliyatta da hayata geçmesi, tıp öğrencilerinin de gelmesi gerektiğini dile getirdi. Hatta bu konuyla ilgili önümüzdeki günlerde daha detaylı açıklama yapacağını da söyledi.
Bildiğiniz gibi 2007 yılında Darıca Devlet Hastanesi olarak açılan ve 2018 yılında Sağlık Bakanlığı onayıyla eğitim yetkisi verilerek Eğitim ve Araştırma Hastanesi olan Darıca Farabi, aslında teknik donanım ve büyüklüğü ile bölgemizin en güçlü en kapsamlı ve en gözde hastanesi olma avantajına sahip.
Fiziki koşulları, deniz manzarası ve ulaşım avantajlarıyla çok önemli bir alanda kurulu.
Her ay 1 milyonun üzerinde hastanın muayene olduğu bu devasa hastanede ne yazık ki işleyiş ve yönetimsel sorunlar yüzünden ne arzulanan kapasiteye ulaşıyor ne de hak ettiği konuma gelebiliyor.
Nail Çiler’in de belirttiği gibi, aslında küçük bir girişim ile bu hastaneye tıp öğrencileri gelebilir, ihtisaslaşma daha üst seviyede olabilir, bölgemizdeki insanlar da başka şehirlere gitmek zorunda kalmayabilir.
Bu girişimi ve bu dokunuşu yapacak olan da elbette ki bölgemizin milletvekilleri. Hastaneye başhekim bile atanamamasını İYİ Parti Milletvekili Lütfü Türkkan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıdı. Sağlık Bakanı henüz yanıt vermedi, sebebini biz de bekliyoruz ama duyduğumuz kadarıyla başhekim önerileri hep siyasete kurban gidiyor!
Ak Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman’ın bu tür işlere müdahil olmadığı ancak Darıcalı siyasetçilerin bazı isimlere ambargo koyduğu için atama yapılamadığı belirtiliyor.
Bu tür sağlık ve bilimsel alanlara siyasetin bu kadar etkin ve müdahil olmasını doğru bulmuyorum.
Siyaset, insan hayatını ve şehir hizmetlerinin daha iyi olması için bir çabadan ibaret olmalı, engellemek için değil.
Mesela hastanenin tabelasında yazılı olan Eğitim ve Araştırma hüviyetine gerçek anlamda kavuşması için çaba harcanmalı, başhekim atamalarını en sağlıklı bir şekilde yapılması için çalışılmalı.
Eğer ‘O olsun, bu olmasın’ düşüncesi yerleşirse aylar boyunca hastane de deyim yerindeyse ‘başsız’ kalır!
